29 Ekim 2009 Perşembe

.;?

Bu sabah güne, hayata karşı onulmaz bir nefretle uyandım.. ama ne olduysa yeni günün 10. saatleri falandı ki birden garip bir mutluluk ve huzurla doldum... (Evet bir tatil günü için fazlasıyla erken uyandım bugün.)
-Ve bugün yine çikolata yememeye dair söz verdim kendime, hatta bir kaç dakikalığına bu ambargoyu tüm tatlılara uygulamak gibi bir düşünceye kapıldım ama tabi pratikte gerçekleşemeyeceğini fazla süre geçmeden idrak ettim. İlk sözümüyse bir kaç saat devam ettirdim ama abimin benim için aldığı Crunch'la çikolata orucumu bozdum...
-So, anlayacağın hala çocuğum... Tutamayacağım sözler veriyorum kendime...
-ve nedendir bilinmez, sanki her gün yaptığım birşeyi yapıyormuşçasına, bugün olanları geldim buraya yazdım... Nerden çıktı şimdi bu?!!

*in the eye of the tornado,blow me away*

26 Ekim 2009 Pazartesi



Sonsuzdan 1 çıkarsak azalmaz

1 eklesek de artmaz...Çabalarımız hep çöpe

*******************

Sonsuz demişken ;

ona

Nokta da koyanı görmedik ,virgül de

Bir tek

!! ünleme önlemi yok...

!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!

*******************

Sonsuz diye bir şey yok diyenleriniz

bana sonunu gösterin

Sonu olanın başı da var "sa",

Başını gösterin bana

İnanırım...


( Sanatsal içerik: Mevzumuzla Bir hayli alakasız olsa da ..=> Corpse Bride.)


22 Ekim 2009 Perşembe

18. yılıma girdim, ne çabuk geçmiş di mi? Sanki daha dün velettim... Hadı bugünlük de bu kadar, bu işte. Hepsi buydu... Doğum günüm yani... Kimsenin takmıyormuş gibi yapıp, içinin içini yediği gün... Bu arada pek de iç açıcı bir gün değil... Bi halsizlik var ki sorma... gitsin....

5 Ekim 2009 Pazartesi

tomas

Ne toplumsal varlıklarız vesselam... E yüzyıllardır Thomas Hobbes sağolsun, Toplum Sözleşmesinin sözleşmeli işçileri sayılırız... Ama işi biraz zıvanadan çıkardık sanki... Sadece toplumsallaşmadık.... Bu arada yaklaştık, koklaştık, cıvıklaştık... vıcık vıcık olduk... Başta toplumsallaşmak uyumu sağlarken , şimdi kendi aramızdaki senkronu doğaya uyduramaz olduk...

Yani. Demem o ki... Doğamıza aykırı bi ton kural ürettik sanki...
Biskrem'i önce sol eline alıp Bis kısmı yere gelecek şekilde tuttuktan sonra, kırmızı şeritli bölgeden koparıp, Koparılan bölgede kalan bisküviyi yedikten sonra paketin devamına geçmek.... Bu ritüel mesela. Bunu bozan kaç kişi var... Bunu böyle yapmayan kaç kişi kaldı ki!!

Yakında her eylemin, yapılış ayrıntıları bir antoloji haline getirilip, yayınlanacak ve hepimiz öyle yapacağız o işleri...( Bu fikir Oğuz Atay'dan)

-Bak sinir yaptım yine... Devam edicektim ama yok sinirlendim bi kere... Bu kadar.. bitti!

Filim

-Gündemi hafif geriden takip eden bir insan olarak The Wrestler'ı izledim geçen... Güzel film olmuş.. EE zaten Aronofsky, bide Mickey Rourke'un Ajda Pekkan'ı kıskandıracak, zamana meydan okuyan vücudu.... filmi izlemek için yeterli mazeretler...

-Yaşayan bir vücut olarak ben , şu günlerde yoğunum. Tek derdimiz, net-boş-yanlış olmuş... Haydi bakalım hayırlısı..

-Ne yani yalan mı atiyim? Çalışıyorum işte...

-Şunu farkettim kendi çapımda bir yazı yeteneğim, okunası bir yanım vardı.... Tüm bunlardan rafine olmuşum... Ama söz yazıcam... Hatta Kaydı Yayınla 'ya bastıktan hemen sonra... Yeni kayıt bile yazabilirim...