21 Şubat 2011 Pazartesi

Fidanın gül açan dalı varsa, ben o fidanın fidanlığından şüphe ederim.

Geyik muhabbeti yapalım mı? dedi
Biliyoruz ki ha deyince yapılmaz,
Dur da şöyle boş boş oturmanın zevkıne varalım, dedim.
Sonra aklıma komik bi haber geldi anlattım ve geyiğin dibine vurduk.

Siz ne isterseniz , ben onu veriyorum size
Bilinçsizce yapıyorum bunu hem.
Çelik ayna gibiyim ben, benle dertleşmek istiyosun ya mesela
Kulaklarımı dört açar dinlerim, arada bişeyler söylerim falan
Senden ne gördüysem öyleyim yani.

Ama aslında yalan oldu biraz bunlar, sen gel bana çelme tak yere düşür, üstüne bi de tekmele böyle
Ben gelip de sana, canım benim naptın böyle demem, diyemem yani. Tekme de atmam
İntikamı soğuk da yemem. Yemem, hiç tarzım değil.
Öyle yerde yatar bakarım sana, acı bana diye ya da başka bi sebepten bunu ben de bilmiyorum.

Bazen derim ki birine heh gel dertleşelim
Bakalım neymiş numarası
Düşünürüm, onun anlayabileceği bir cümle kurarım; içinde saçma bir can sıkıntısı barındıran
Sonra der ki, geçer ya
He, doğru lan geçer tabi... der ve keserim orda muhabbeti
Demek ki böyle bişimiş dertleşmek.

Bunlar, bu anlattıklarım, tamamen hayal ürünüdür, yersen.
Gerçek kişi ve kurumlarla alakası yoktur, yersen.

1 yorum:

şemsiyesiz kadınlar bulvarı dedi ki...

charles manson'un lafı geldi şimdi aklıma(rakı içerken çok şey geliyor insanın aklına)tamda okurken bunları..
der ki ;
"bana tepeden bakarsanız,bir aptal görürsünüz.bana aşağıdan bakarsanız,tanrınızı görürsünüz.bana tam karşıdan bakarsanız,kendinizi görürsünüz."